6 Eylül 2016 Salı
GEMİLERİ KARADAN YÜRÜT DEHA; FATİH SULTAN MEHMET"İstanbul elbet birgün feth edilecektir Onu feth eden komutan ne güzel komutan, onu feth eden asker ne güzel askerdir" (Hz. Muhammed)
...
Fatih Sultan Mehmet Han'ın İstanbul'u fethinin üstünden geçen 563 yıla rağmen hala "FETİH" deyince göğsümüz kabarıyor, İçimiz coşuyorsa, ecdadın deha zekasıyla iman gücüyle karadan yürüttüğü gemiler günümüz teknolojisinde bile hala bizi hayrete düşürüyorsa kusura bakmasın hiç kimse ama böyle bi Ecdadın torunları olmakla ancak gurur duyulur...
...
Nice şanlı zaferlerle dolu tarihimizin en mühim hadiseleri bana göre sıkça dile getirilmeli...Sürekli övünmek için degil geçmişinden ders çıkarmak ve zorluklarla mücadele ederken yılmamanın ne demek oldugunu Fatih Sultan Mehmet Han'ın o zor fetih günlerinde bulmak gerekir. Çünkü Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul Surlarının önüne geldiğinde "YÂ BEN İSTANBULU ALIRIM, YA İSTANBUL BENİ" diyerek kararlılığını, bu işe verdiği gönlünü ortaya koymuştu. Gemileri karadan yürütmekte, davasında kararlı olan bi insanın çılgınlıkta sınır tanımayacıgının en büyük ispatıdır
...
Haftasonu Değerli Tarihçi-Yazar Ahmet Anapalı hocamın Karaköy Taksim Galata turunda Haliç'e gerilen zincirin yerini ve gemilerin karadan yürütüldüğü güzergahı
bizzat yerinde tetkik ettik ve bu güzergahı adım adım yürüdük...
Peygamber müjdesi bu Aziz şehrin kutlu askerleri olabilmek için verdikleri mücadeleyi bu yollarda hissettik... Kolay olmayan yollarda çekilen sıkıntılar, sizi tarihe kahraman olarak geçiriyor... Onlar sadece İstanbul'u fethetmedi Dünya tarihi boyunca hafızalarda silinmeyen bir hadiseye de isimlerini altın harflerle yazdırdı...
...
Gemilerin geçisini engellemek için Haliç'e gerilmiş olan zincirin bir tarafi Sarayburnu'nda Sepetçiler Kasrı'nın bulunduğu yerde Mangana Sarayı'nın önündeki bir sütuna diğer tarafı Karaköy Yeraltı Camii'nin bulunduğu yerde olan bir sütuna bağlanmış olan bu zincir Fatih Sultan Mehmet Han'a tarih içinde tarih yazmasına sebep oldu...
...
22 Nisan 1453 tarihinde Tophane limanı civarından yukarı çıkılarak, bugünkü Kumbaracı yokuşunu takiben, Asmalı Mescit’ten Tepebaşı yolu ile Kasımpaşa arasına ulaşan bir patika yapıldı ve kızaklarla kaplanıp yağlandı. Bu gemilerin altına koymak için de arabalar yapıldı. Bir çok sayıda manda ve öküz bulundu.
Cenevizli casuslar da bu çabayı fark ediyorlar ama bununla neye ulaşılacağını anlamıyorlardı.
Sonrasında Kasımpaşa indirildiği genel kabul görülen bu 67 parçalık donanma akşam hava kararmasindan sabah gün ağırıncaya kadar yaklasik 8 saatlik süre zarfında Haliç'e ulaştırılmıştır.
...
Hatta Bizans askerleri, sabahleyin Osmanlı gemilerini Haliç’te görünce, herhalde zincirleri kırıp geçtiler diye zincirleri kontrol etmişler ve gördükleri manzara karşısında hayrete düşmüşlerdir. Onları hayrete düşüren bu olay bir Çağın kapanıp bir çağın açılışına sebep olan İstanbul'un fethini hızlandırmış askerimize de büyük moral olmuştu...
...
Bu esnada Molla Gürani, beraberinde öğrencileri ile geldi. Molla Gürani, fethin Sultan Mehmet’e nasip olacağını şu sözleri ile vurguladı:
"Sultanım, bu fetih sizin nasibiniz. Asla pes etmeyin. Yanımda destekçilerim ile geldim. Kefenlerimiz de yanımızdadır ve son nefesimizi verene dek fetih için mücadele etmeye hazırlıklıyız" sözlerini söyledi.
...
22 Nisan sabahında Haliç’e indirilen gemiler sayesinde böylece Haliç’in kontrolü Osmanlıların eline geçti. Öte yandan kuşatmanın yedinci haftasında Osmanlılar hâlâ kesin bir sonuç alamamıştı. Bu noktada Halil Paşa son bir kez Mehmed’i teslim çağrısı yapmaya ikna etti ancak imparator teklifi yine reddetti.
Bunun üzerine Mehmed 24 Mayıs’ta ayın 29’unda karadan ve denizden büyük bir saldırı yapacağını duyurdu.
En nihayetinde 29 Mayıs 1453 günü bu kutlu gün gerçekleşti ve Konstantinopolis yani Güzel İstanbul'umuz bizim oldu.
...
Tarihle tarih üzerinde yürümek, ecdadın iz sürdüğü topraklarda onların ruhunu hissetmek heyecan verici olduğu kadar insanın ruhunu besleyen de bi durum... Bence mutlaka bi gün bu güzergahı adım adım gezin, ecdadı bizzat yerinde yerinde yad etmenin güzelliğini sizde yaşayın...
Kaynakça; Kemalpaşazâde, Kritovulos, Tarih-i Sultân Mehmed Hân-ı Sânî,-Bizans Tarihi, Solakzâde, Tarih-i Ebu'l Feth
0 yorum:
Yorum Gönder